Denizin çam ormanları ile sarmalandığı cennet bir köşe: ADRASAN

Melih
Denizin çam ormanları ile sarmalandığı cennet bir köşe: ADRASAN

Gezilecek yerler

ADRASAN’IN TARİHİ M.Ö. 2000 yılın başlarında bölgede, Heredotos'a göre Doğu Akdeniz’de korsanlık yaptıkları için Girit Adasından göç eden çevreye korku saçan (Indo-Germen kökenli) Lukka "Ruwku"lar olarak adlandırılan insanlar yaşamaktaydı. Likya bölgesi M.S. 8. yy. da yoğun olarak Arap akınları ve korsan saldırılarına uğramış, M.Ö. 6. yy.'ın ortalarında Pers egemenliği altına girmiş, M.Ö. 4 yy da “Asya Seferi” sırasında Pers' erden kurtarılarak, Makedonya Kralı (Büyük) İskender'in egemenliğine geçmiştir. M.Ö. 167'de Roma'nın tanıdığı bir ayrıcalıkla özgürlüğüne kavuşmasına karşın, yıllarca korsanlar tarafından yağmalanmış ayrıca depremlerden de büyük hasar görmüştür. İskender’in ölümünden sonra. Lukkalar “Kadeş Savaşı”’nda Hititlerin yanında savaşmışlar, M.Ö.2.yy.da Suriye hâkimiyetine geçen bölgeyi Romalılar bir savaş neticesinde ele geçirmişlerdir. MÖ 168-167 yıllarında ise Roma İmparatorluğu Roma eyaleti şeklinde Likya'nın bağımsızlığını ilan etmiştir. Likyalılar Rodos'a karşı direniş amacıyla yerel bir krallık kurdular. Antik çağ krallıklarından “Işık Ülkesi” olarak adlandırılan Likya Krallığı, 23 kentten oluşan tarihteki ilk demokratik birlikteliği oluşturdular. Bu birlik sayesinde uzun süre varlıklarını sürdüren Likyalılar 1207-1308 yılları arasında Anadolu Selçuklu Devletinin hâkimiyetine girmiştir. Bu süre içerisinde bölgeye Orta Asya’dan göç eden Türklerden, Teke oymağı yerleşmiş ve bu yöreyi yurt edinmişlerdir. Anadolu Selçuklu Devletinin yıkılması sonucunda bir müddet Teke Oğulları Beyliği'nin denetiminde kalan bölge 1426’da tamamen Osmanlı İmparatorluğunun denetimine geçmiştir. ADRASAN ADININ TARİHİ Adrasan adının Luvi kökenli bir isim (Adrasos)’den geldiği sanılıyor. İlk kez “Atrasas” olarak M.Ö. 1400 de belgelenmiştir. “Pseudo – Skylaks” adlı bir denizcilik kitabında İlk çağda (M.Ö 350) kullanılan adının “Siderus” olduğu bildirilmektedir. Roma dönemine ait denizcilik kitabında ise “Posidarisus” adı ile anıldığından söz edilmektedir. Piri Reisin 1521 yılın da kaleme aldığı “Kitab-ı Bahriye” adlı eserin de Türklerin ”Adirasan (Adrasan) Limanı”, yabancıların ise “Venedik Limanı” olarak söylendiği yazılmıştır. XVII. yüzyılda yaşayan ünlü Katip Çelebi “Cihannüma” adlı eserinde çok yağmur yağdığı için fazla etrafı gözlemleyemediğini söyleyerek “Azrasan (Adrasan)”dan bahseder. Osmanlı kaynaklarında geçen adı ise Oğuzlar’ın İğdir Boyu Üçok Kolu bu bölgeye yerleştirildiğinden “İğdir” olarak geçmektedir. Cumhuriyetin ilanı ile eski adı olan “Adrasan” olarak kullanılmış ancak yakın geçmişteki kısa bir süre “Çavuşköy” olarak adı değiştirilmesine karşın 2009 tarihinde adı tekrar “Adrasan” olarak değiştirilmiştir. BUGÜNKÜ ADRASAN Adrasan Antalya'dan 90, Kemer'den 55 ve Kumluca’dan 27 km. uzaklıkta deniz kıyısında bir beldedir. Adrasan 1996 tarihinde belediye oldu. 1996 yılına kadar Kumluca'ya bağlı bir belediyeyken 2014 tarihinde Kumluca’nın bir mahallesi olmuştur. Yıllarca sit alan olması nedeniyle beton yığınına dönüşmemiştir. Sırtını Bey Dağları’na dayamış çevresi çam ağaçları ile kaplı ilginç 2 kilometre uzunluğundaki kumsalı olan bir koya sahip, portakal nar bahçeleri arasında, eski uygarlıkların izlerini taşıyan, doğallığını korumuş sessizliğin hakim olduğu, sakin, maviyle yeşilin mükemmel uyumuna kavuşmuş, büyülü bir güzelliğe sahiptir. Denizi temiz, berrak ve 25 metre sualtı görüş mesafesine sahiptir. Helenistik izler taşıma nedeniyle yerli ve yabancı turistler ile tarihçilerin ve arkeologların da ilgisini çekmektedir. Adrasan, yerli halkın daha çok seracılık ve aile pansiyonu biçiminde turizm yaptığı ender yerlerden biridir. ADRASAN KOYU VE ADRASAN PLAJI Sit alanı olarak ilan edilmiş bölgede, kumsala kadar çam ve sedir ormanlarının arasında, 2 km.’lik kum ve/veya çakıl bir plajın tertemiz berrak deniz suyunda dilediğinizce deniz keyfi yapabilirsiniz. Gece, Adrasan sahili‘nde yürüyebilir, cafe ve restoranlarda oturabilir, koyun sessiz sakin telaşsız halinin tadını çıkarabilirsiniz. TEKNE TURU Karayolu ile ulaşımı olmayan koylara keyifli bir tekne turu yapabilirsiniz. Adrasan’ın iki tarafında yer alan iki farklı rotada, tertemiz denizi ve bozulmamış doğasıyla Adrasan'ın görülmesi gereken yerlerindir. Birinci rota Adrasan feneri, Suluada, Doğal taş kemer, Tatlısu ağzı, Amerikan koyu ve Kumsal. İkinci rotada ise: Akseki Koyu, Aşk Mağarası, Çoban Limanı, Sazak Koyu, Ceneviz Koyu gidiliyor. ADRASAN’DA NELER YAPILABİLİR ?  Alış-veriş,  Eğlence,  Turistik gezi,  Arkeolojik gezi,  Doğa yürüyüşü,  Tekne turu,  Yüzme,  Olta balıkçılığı,  Dalış (Scuba),  Zıpkınla avlanma  Sörf,  Safari,  Su sporları,  Su kayağı,  Kano,  Yamaç paraşütü,  Fotoğrafçılık,  Bisiklet,  Kamp,  Dağcılık,  Kaya tırmanışı,  Meditasyon, ….vb. aktiviteler yapılabilir.
48 icetyiswa ngabantu basekuhlaleni
Adrasan
48 icetyiswa ngabantu basekuhlaleni
ADRASAN’IN TARİHİ M.Ö. 2000 yılın başlarında bölgede, Heredotos'a göre Doğu Akdeniz’de korsanlık yaptıkları için Girit Adasından göç eden çevreye korku saçan (Indo-Germen kökenli) Lukka "Ruwku"lar olarak adlandırılan insanlar yaşamaktaydı. Likya bölgesi M.S. 8. yy. da yoğun olarak Arap akınları ve korsan saldırılarına uğramış, M.Ö. 6. yy.'ın ortalarında Pers egemenliği altına girmiş, M.Ö. 4 yy da “Asya Seferi” sırasında Pers' erden kurtarılarak, Makedonya Kralı (Büyük) İskender'in egemenliğine geçmiştir. M.Ö. 167'de Roma'nın tanıdığı bir ayrıcalıkla özgürlüğüne kavuşmasına karşın, yıllarca korsanlar tarafından yağmalanmış ayrıca depremlerden de büyük hasar görmüştür. İskender’in ölümünden sonra. Lukkalar “Kadeş Savaşı”’nda Hititlerin yanında savaşmışlar, M.Ö.2.yy.da Suriye hâkimiyetine geçen bölgeyi Romalılar bir savaş neticesinde ele geçirmişlerdir. MÖ 168-167 yıllarında ise Roma İmparatorluğu Roma eyaleti şeklinde Likya'nın bağımsızlığını ilan etmiştir. Likyalılar Rodos'a karşı direniş amacıyla yerel bir krallık kurdular. Antik çağ krallıklarından “Işık Ülkesi” olarak adlandırılan Likya Krallığı, 23 kentten oluşan tarihteki ilk demokratik birlikteliği oluşturdular. Bu birlik sayesinde uzun süre varlıklarını sürdüren Likyalılar 1207-1308 yılları arasında Anadolu Selçuklu Devletinin hâkimiyetine girmiştir. Bu süre içerisinde bölgeye Orta Asya’dan göç eden Türklerden, Teke oymağı yerleşmiş ve bu yöreyi yurt edinmişlerdir. Anadolu Selçuklu Devletinin yıkılması sonucunda bir müddet Teke Oğulları Beyliği'nin denetiminde kalan bölge 1426’da tamamen Osmanlı İmparatorluğunun denetimine geçmiştir. ADRASAN ADININ TARİHİ Adrasan adının Luvi kökenli bir isim (Adrasos)’den geldiği sanılıyor. İlk kez “Atrasas” olarak M.Ö. 1400 de belgelenmiştir. “Pseudo – Skylaks” adlı bir denizcilik kitabında İlk çağda (M.Ö 350) kullanılan adının “Siderus” olduğu bildirilmektedir. Roma dönemine ait denizcilik kitabında ise “Posidarisus” adı ile anıldığından söz edilmektedir. Piri Reisin 1521 yılın da kaleme aldığı “Kitab-ı Bahriye” adlı eserin de Türklerin ”Adirasan (Adrasan) Limanı”, yabancıların ise “Venedik Limanı” olarak söylendiği yazılmıştır. XVII. yüzyılda yaşayan ünlü Katip Çelebi “Cihannüma” adlı eserinde çok yağmur yağdığı için fazla etrafı gözlemleyemediğini söyleyerek “Azrasan (Adrasan)”dan bahseder. Osmanlı kaynaklarında geçen adı ise Oğuzlar’ın İğdir Boyu Üçok Kolu bu bölgeye yerleştirildiğinden “İğdir” olarak geçmektedir. Cumhuriyetin ilanı ile eski adı olan “Adrasan” olarak kullanılmış ancak yakın geçmişteki kısa bir süre “Çavuşköy” olarak adı değiştirilmesine karşın 2009 tarihinde adı tekrar “Adrasan” olarak değiştirilmiştir. BUGÜNKÜ ADRASAN Adrasan Antalya'dan 90, Kemer'den 55 ve Kumluca’dan 27 km. uzaklıkta deniz kıyısında bir beldedir. Adrasan 1996 tarihinde belediye oldu. 1996 yılına kadar Kumluca'ya bağlı bir belediyeyken 2014 tarihinde Kumluca’nın bir mahallesi olmuştur. Yıllarca sit alan olması nedeniyle beton yığınına dönüşmemiştir. Sırtını Bey Dağları’na dayamış çevresi çam ağaçları ile kaplı ilginç 2 kilometre uzunluğundaki kumsalı olan bir koya sahip, portakal nar bahçeleri arasında, eski uygarlıkların izlerini taşıyan, doğallığını korumuş sessizliğin hakim olduğu, sakin, maviyle yeşilin mükemmel uyumuna kavuşmuş, büyülü bir güzelliğe sahiptir. Denizi temiz, berrak ve 25 metre sualtı görüş mesafesine sahiptir. Helenistik izler taşıma nedeniyle yerli ve yabancı turistler ile tarihçilerin ve arkeologların da ilgisini çekmektedir. Adrasan, yerli halkın daha çok seracılık ve aile pansiyonu biçiminde turizm yaptığı ender yerlerden biridir. ADRASAN KOYU VE ADRASAN PLAJI Sit alanı olarak ilan edilmiş bölgede, kumsala kadar çam ve sedir ormanlarının arasında, 2 km.’lik kum ve/veya çakıl bir plajın tertemiz berrak deniz suyunda dilediğinizce deniz keyfi yapabilirsiniz. Gece, Adrasan sahili‘nde yürüyebilir, cafe ve restoranlarda oturabilir, koyun sessiz sakin telaşsız halinin tadını çıkarabilirsiniz. TEKNE TURU Karayolu ile ulaşımı olmayan koylara keyifli bir tekne turu yapabilirsiniz. Adrasan’ın iki tarafında yer alan iki farklı rotada, tertemiz denizi ve bozulmamış doğasıyla Adrasan'ın görülmesi gereken yerlerindir. Birinci rota Adrasan feneri, Suluada, Doğal taş kemer, Tatlısu ağzı, Amerikan koyu ve Kumsal. İkinci rotada ise: Akseki Koyu, Aşk Mağarası, Çoban Limanı, Sazak Koyu, Ceneviz Koyu gidiliyor. ADRASAN’DA NELER YAPILABİLİR ?  Alış-veriş,  Eğlence,  Turistik gezi,  Arkeolojik gezi,  Doğa yürüyüşü,  Tekne turu,  Yüzme,  Olta balıkçılığı,  Dalış (Scuba),  Zıpkınla avlanma  Sörf,  Safari,  Su sporları,  Su kayağı,  Kano,  Yamaç paraşütü,  Fotoğrafçılık,  Bisiklet,  Kamp,  Dağcılık,  Kaya tırmanışı,  Meditasyon, ….vb. aktiviteler yapılabilir.
OLYMPOS Eski Yunanca ‘da "Ulu dağ" anlamına gelen Olympos Likya medeniyetinin en önemli liman şehirlerinden biridir. Orman içi doğal güzellikleri, antik şehri, koyu ve plajı ile ünlü popüler tatil yeri. İçinde tatlı bir yürüyüş sonunda ulaşacağınız Olympos'u gezerken hem doğanın hem de tarihin nimetlerin burayı nasıl daha da zenginleştirdiğini büyülenerek göreceksiniz. Olympos temiz berrak bir denizi ile cıvıl cıvıl ateş başı müzikleri ile ağaç evleri ile gençler için ideal bir tatil cenneti. 3,5 km’lik plaj, ören yeri, ağaç evler ve gece hayatı gibi sit alanı olmasına rağmen tatil yapanlar için deniz, kum ve güneş yanı sıra her türlü eğlence (türkü bar, disko, kafe, …vb.) yerleri bulunmaktadır. Bunların çeşitleri bulunmaktadır. Olympos da ki her pansiyonun kendine göre bir eğlence ortamı bulunmaktadır. Ayrıca M.Ö 100 senesinde kurulan en ünlü antik kent olma özelliğini taşıyor. şehir bugün bitki örtüsü tarafından kapanmış olsa da kent bir tiyatroya da ev sahipliği yapıyor
70 icetyiswa ngabantu basekuhlaleni
Olympos Beach
70 icetyiswa ngabantu basekuhlaleni
OLYMPOS Eski Yunanca ‘da "Ulu dağ" anlamına gelen Olympos Likya medeniyetinin en önemli liman şehirlerinden biridir. Orman içi doğal güzellikleri, antik şehri, koyu ve plajı ile ünlü popüler tatil yeri. İçinde tatlı bir yürüyüş sonunda ulaşacağınız Olympos'u gezerken hem doğanın hem de tarihin nimetlerin burayı nasıl daha da zenginleştirdiğini büyülenerek göreceksiniz. Olympos temiz berrak bir denizi ile cıvıl cıvıl ateş başı müzikleri ile ağaç evleri ile gençler için ideal bir tatil cenneti. 3,5 km’lik plaj, ören yeri, ağaç evler ve gece hayatı gibi sit alanı olmasına rağmen tatil yapanlar için deniz, kum ve güneş yanı sıra her türlü eğlence (türkü bar, disko, kafe, …vb.) yerleri bulunmaktadır. Bunların çeşitleri bulunmaktadır. Olympos da ki her pansiyonun kendine göre bir eğlence ortamı bulunmaktadır. Ayrıca M.Ö 100 senesinde kurulan en ünlü antik kent olma özelliğini taşıyor. şehir bugün bitki örtüsü tarafından kapanmış olsa da kent bir tiyatroya da ev sahipliği yapıyor
ÇIRALI –YANARTAŞ- CHİMAERA Adrasan Koyu'na yakın mesafede yer alan Çıralı, deniz kenarında hareketli, yabancı turistlerin daha yoğun olduğu ve Yanartaş’ın da etkisiyle daha turistik bir koy. Çıralıdan yürüyerek gidilen ve 230 metre yükseklikte, ilk olimpiyat meşalesinin kaynağı olan ve sonsuz ateş olarak anılan ve doğal bir ateş kaynağına sahip Yanartaş-Chimaera’yı görmelisiniz. CHİMAERA –YANARTAŞ MİTOLOJİSİ Chimaera ateşinin kutsal sayılması Homeros metinlerine dayandırılmaktadır. Efsaneye göre, Chimaera isimli aslan, keçi ve yılan karışımı olan üç başlı canavarın soludukça ağzından ateşler çıkmaktadır. Dönemin Likya Kralı, genç Bellophontes'i kanatlı atı Pegasos ile birlikte canavarı öldürmesi için gönderir. Chimaera saldırıya geçmek için havalandığında Bellophontes mızrağını canavara saplar ve onu yerin yedi kat altına gömer. Ancak Chimera yerin 7 kat altından alevler saçmaya devam ettiği için günümüzde de buradan ateş çıkarmaya devam etmektedir. Bellerophontes’in zaferini kutlamak için Olympos’ta yarış düzenlenir. Atletler Chimera Kutsal Ateşiyle meşalelerini yakarak Olympos kentine koşarlar. Böylece, daha sonraları değişik spor dallarının eklendiği ve birkaç gün süren Olimpiyat Oyunları’nın Anadolu’daki ilk örneği gerçekleşmiş olur. Günümüzde yakılan “Olimpiyat Meşalesi” Chimera’nın sönmeyen ateşinin sembolik bir ifadesidir.
46 icetyiswa ngabantu basekuhlaleni
Çıralı
46 icetyiswa ngabantu basekuhlaleni
ÇIRALI –YANARTAŞ- CHİMAERA Adrasan Koyu'na yakın mesafede yer alan Çıralı, deniz kenarında hareketli, yabancı turistlerin daha yoğun olduğu ve Yanartaş’ın da etkisiyle daha turistik bir koy. Çıralıdan yürüyerek gidilen ve 230 metre yükseklikte, ilk olimpiyat meşalesinin kaynağı olan ve sonsuz ateş olarak anılan ve doğal bir ateş kaynağına sahip Yanartaş-Chimaera’yı görmelisiniz. CHİMAERA –YANARTAŞ MİTOLOJİSİ Chimaera ateşinin kutsal sayılması Homeros metinlerine dayandırılmaktadır. Efsaneye göre, Chimaera isimli aslan, keçi ve yılan karışımı olan üç başlı canavarın soludukça ağzından ateşler çıkmaktadır. Dönemin Likya Kralı, genç Bellophontes'i kanatlı atı Pegasos ile birlikte canavarı öldürmesi için gönderir. Chimaera saldırıya geçmek için havalandığında Bellophontes mızrağını canavara saplar ve onu yerin yedi kat altına gömer. Ancak Chimera yerin 7 kat altından alevler saçmaya devam ettiği için günümüzde de buradan ateş çıkarmaya devam etmektedir. Bellerophontes’in zaferini kutlamak için Olympos’ta yarış düzenlenir. Atletler Chimera Kutsal Ateşiyle meşalelerini yakarak Olympos kentine koşarlar. Böylece, daha sonraları değişik spor dallarının eklendiği ve birkaç gün süren Olimpiyat Oyunları’nın Anadolu’daki ilk örneği gerçekleşmiş olur. Günümüzde yakılan “Olimpiyat Meşalesi” Chimera’nın sönmeyen ateşinin sembolik bir ifadesidir.
PHASELİS Adrasan'a 15 km. uzaklıkta Likya medeniyetinin milli parkın çam ve sedir ormanları arasında M.Ö. 7.y.y.'da Rodoslu kolonistlerce kurulan Phaselis antik kentine giderek ören yerinin eski surları, su kemerleri, agoranın içindeki bazilika, tapınak iki büyük hamam, …vb. tarihi eserler arasından denize girebilirsiniz.
29 icetyiswa ngabantu basekuhlaleni
Phaselis Koyu
29 icetyiswa ngabantu basekuhlaleni
PHASELİS Adrasan'a 15 km. uzaklıkta Likya medeniyetinin milli parkın çam ve sedir ormanları arasında M.Ö. 7.y.y.'da Rodoslu kolonistlerce kurulan Phaselis antik kentine giderek ören yerinin eski surları, su kemerleri, agoranın içindeki bazilika, tapınak iki büyük hamam, …vb. tarihi eserler arasından denize girebilirsiniz.
GELİDONYA FENERİ Antalya’dan başlayıp Fethiye’ye kadar uzanan antik Likya yolu eski çağlarda Likya kentlerini birbirine bağlayan patikalar zinciridir. 1999 yılında İngiliz araştırmacı Kate Clow tarafından ortaya çıkarılan Likya yolu, yürüyüş tutkunları için tamamı işaretlenmiştir. Likya Yolu‘nda yürüyenlerin uğrak noktası da tarihi Gelidonya Feneridir. Çam ve adaçayı kokuları arasında Akdeniz güneşiyle yıkanan Gelidonya Feneri Türkiye’nin en etkileyici ve en güzel manzaralı deniz feneri özelliğini taşımaktadır.
18 icetyiswa ngabantu basekuhlaleni
I-Gelidonya Lighthouse
18 icetyiswa ngabantu basekuhlaleni
GELİDONYA FENERİ Antalya’dan başlayıp Fethiye’ye kadar uzanan antik Likya yolu eski çağlarda Likya kentlerini birbirine bağlayan patikalar zinciridir. 1999 yılında İngiliz araştırmacı Kate Clow tarafından ortaya çıkarılan Likya yolu, yürüyüş tutkunları için tamamı işaretlenmiştir. Likya Yolu‘nda yürüyenlerin uğrak noktası da tarihi Gelidonya Feneridir. Çam ve adaçayı kokuları arasında Akdeniz güneşiyle yıkanan Gelidonya Feneri Türkiye’nin en etkileyici ve en güzel manzaralı deniz feneri özelliğini taşımaktadır.
KARAÖZ - KORSAN (PAPAZ) KOYU Adrasan-Kumluca eski yolunun 5. km.’sinden saparak aşağıya kıvrılarak inen ormanlık yolu ile gidilen 500 mt. uzunluğunda sakin bir koydur. Korsan (Papaz) Koyu ise Karaöz’e bağlı küçük gizli bir koydur.
8 icetyiswa ngabantu basekuhlaleni
Karaöz, Kumluca
8 icetyiswa ngabantu basekuhlaleni
KARAÖZ - KORSAN (PAPAZ) KOYU Adrasan-Kumluca eski yolunun 5. km.’sinden saparak aşağıya kıvrılarak inen ormanlık yolu ile gidilen 500 mt. uzunluğunda sakin bir koydur. Korsan (Papaz) Koyu ise Karaöz’e bağlı küçük gizli bir koydur.
RHADİYAPOLİS Rhodiapolis Antik Kenti Kumluca’nın 2,5 kilometre kuzeyinde bulunur. Rodoslular'ın kurduğu antik kentte 1500 kişilik Helenistik bir antik tiyatro, hamamlar, birçok su sarnıcı, nekropoller, kilise ve Opramos anıtı bulunmaktadır. Kentin en ünlü eseri MS 2. yüzyılda yaşamış ve tüm Likya kentlerine yardım etmiş olan en ünlü euregetes (yardımsever) Opramoas'ın anıt mezarı duvarındaki Anadolu'nun en uzun antik yunanca yazıtıdır.
6 icetyiswa ngabantu basekuhlaleni
Rhodiapolis Ancient City
6 icetyiswa ngabantu basekuhlaleni
RHADİYAPOLİS Rhodiapolis Antik Kenti Kumluca’nın 2,5 kilometre kuzeyinde bulunur. Rodoslular'ın kurduğu antik kentte 1500 kişilik Helenistik bir antik tiyatro, hamamlar, birçok su sarnıcı, nekropoller, kilise ve Opramos anıtı bulunmaktadır. Kentin en ünlü eseri MS 2. yüzyılda yaşamış ve tüm Likya kentlerine yardım etmiş olan en ünlü euregetes (yardımsever) Opramoas'ın anıt mezarı duvarındaki Anadolu'nun en uzun antik yunanca yazıtıdır.
LİMYRA Finike'ye 9 km uzaklıkta, 1216 m yükseklikteki bir tepenin eteğinde bulunan ve Likya’nın en eski şehirlerinden biridir ve eski adı da “Zemuri”dir. M.S. 141'de meydana gelen deprem Limyra'yı alt üst ederek büyük zarar vermiştir. Ayrıca şehrin caddesi bir derenin istilasına uğrayarak sular altında kalmış ve dramatik bir görünüşe sahip olmuştur. Daha sonra şehrin tekrar kurulmuş hatta piskoposluk merkezi olarak da görev yapmıştır. Antik şehrin tiyatrosu, kabartmalarla süslü kaideleriyle kaya mezarlarının nefis görüntüleri görülmeye değerdir.
14 icetyiswa ngabantu basekuhlaleni
I-Limyra Antik Kenti
14 icetyiswa ngabantu basekuhlaleni
LİMYRA Finike'ye 9 km uzaklıkta, 1216 m yükseklikteki bir tepenin eteğinde bulunan ve Likya’nın en eski şehirlerinden biridir ve eski adı da “Zemuri”dir. M.S. 141'de meydana gelen deprem Limyra'yı alt üst ederek büyük zarar vermiştir. Ayrıca şehrin caddesi bir derenin istilasına uğrayarak sular altında kalmış ve dramatik bir görünüşe sahip olmuştur. Daha sonra şehrin tekrar kurulmuş hatta piskoposluk merkezi olarak da görev yapmıştır. Antik şehrin tiyatrosu, kabartmalarla süslü kaideleriyle kaya mezarlarının nefis görüntüleri görülmeye değerdir.
TAHTALI DAĞI-TELEFERİK Torosların kolu olan Bey Dağlarının 2365 metre yüksekliği ile en büyük zirvelerinden birisi olan Tahtalı Dağı deniz ve dağ turizmini birleştiren önemli bir noktadır. Teleferiğin 80 kişilik panoramik kabinleri aracılığıyla ile çıkış yapılabilir. Dünyanın en uzun ikinci, Avrupa'nın ise en uzun Teleferik seyahati sırasında göreceğiniz doğa ve olağanüstü manzara Finike ve Side arasını seyretmenin keyfini yaşayabilirsiniz. Zirvede restoran, düğün, toplantı salonları, Shakespeare Mountain Bistro, yamaç paraşütü (paragliding) güneşlenme ve dürbün donanımlı seyir terasları ve muhteşem zirve panoraması gibi sayısız macera dolu aktivitelerle, romantik gün doğumu ve gün batımı yaşayabilirsiniz.
63 icetyiswa ngabantu basekuhlaleni
Olympos Teleferik
No: 2 Tahtalı Teleferiği Yolu
63 icetyiswa ngabantu basekuhlaleni
TAHTALI DAĞI-TELEFERİK Torosların kolu olan Bey Dağlarının 2365 metre yüksekliği ile en büyük zirvelerinden birisi olan Tahtalı Dağı deniz ve dağ turizmini birleştiren önemli bir noktadır. Teleferiğin 80 kişilik panoramik kabinleri aracılığıyla ile çıkış yapılabilir. Dünyanın en uzun ikinci, Avrupa'nın ise en uzun Teleferik seyahati sırasında göreceğiniz doğa ve olağanüstü manzara Finike ve Side arasını seyretmenin keyfini yaşayabilirsiniz. Zirvede restoran, düğün, toplantı salonları, Shakespeare Mountain Bistro, yamaç paraşütü (paragliding) güneşlenme ve dürbün donanımlı seyir terasları ve muhteşem zirve panoraması gibi sayısız macera dolu aktivitelerle, romantik gün doğumu ve gün batımı yaşayabilirsiniz.

Yemek ortamı

ULUPINAR Adrasan-Kemer yolu üzerinde bulunan (20 km.) Ulupınar köyü, balık çiftlikleriyle ve balık restoranlarıyla ünlenmiş bir yer. Doğal şelalelerin esintisiyle serinleyerek nefis taptaze balıkların tadına bakabilir, keyifli- yemekli hoş zaman geçirebilirsiniz.
34 icetyiswa ngabantu basekuhlaleni
Ulupınar
34 icetyiswa ngabantu basekuhlaleni
ULUPINAR Adrasan-Kemer yolu üzerinde bulunan (20 km.) Ulupınar köyü, balık çiftlikleriyle ve balık restoranlarıyla ünlenmiş bir yer. Doğal şelalelerin esintisiyle serinleyerek nefis taptaze balıkların tadına bakabilir, keyifli- yemekli hoş zaman geçirebilirsiniz.